Dondurucu Soğukta Gazze'ye Destek
Erzurum'da sağlık çalışanları, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek için 62. hafta boyunca dondurucu soğukta sessiz yürüyüşlerini sürdürdüler. Lalapaşa Camisi önünde toplanan doktorlar, tıp fakültesi öğrencileri ve sağlık çalışanları, Türk, Filistin ve Doğu Türkistan bayrakları ile birlikte Yakutiye Medresesi'ne kadar yürüdüler. Ellerindeki döviz ve pankartlarla, İsrail'in Gazze'deki insan hakları ihlallerini ve saldırılarını kınadılar. Yürüyüş, Atatürk Üniversitesi öğrencilerinin de katılımıyla büyük bir destek gördü. Sağlık çalışanlarının azmi ve dayanışması, uluslararası kamuoyuna önemli bir mesaj iletti. Bu soğuk havada gösterilen direnç, Gazze halkına verilen desteğin kararlılığını gösterdi. Yürüyüş boyunca, katılımcıların sessizliği ve kararlı duruşları dikkat çekti.
62 Hafta Direniş: Gazze'nin Sesi Erzurum'da
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Yusuf Demir, yürüyüş adına yaptığı açıklamada, 470 gündür Gazze halkının yaşadığı zulmü ve saldırıları anlattı. Demir, İsrail'in yaşlı, kadın, çocuk demeden uyguladığı vahşeti, hastanelerin, okulların ve ambulansların bile hedef alınmasını sert bir dille eleştirdi. İsrail'in tüm uluslararası hukuku ve savaş kurallarını hiçe saydığını vurguladı. Gazze halkının direnişine rağmen, İsrail'in amaçlarına ulaşamadığını ve büyük bir hezimete uğradığını belirtti. Demir, ateşkesin kalıcı bir çözüm olmadığını ve mücadeleye devam edeceklerini açıkladı. Gazze'deki zaferin, Filistin halkının direnişinin bir sonucu olduğunu vurguladı. Bu yürüyüşlerin, sadece Gazze için değil, tüm mazlumlar için bir dayanışma gösterisi olduğunu dile getirdi. Ülke genelinde benzer protestoların artmasının önemini vurguladı.
Yeni Bir Gazze İnşa Etmek: Sorumluluk ve Umut
Yusuf Demir, açıklamasının devamında, İsrail'in küresel gücü ve dünyadaki etkisi hakkında konuştu. Müslümanların zincirlerinden kurtulmaları ve bu zulme karşı daha etkili bir şekilde durmaları gerektiğinin altını çizdi. Gazze'nin yeniden inşasının, şehitlere karşı bir borç olduğunu belirtti. Hiçbir koşulda bu durumu normalleştirmeyeceklerini ve sabırla mücadeleye devam edeceklerini vurguladı. Batı Şeria'nın da İsrail işgalinden kurtarılması ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğünü temenni etti. Demir, tüm Müslümanlara, Gazze'deki insanlık dramına duyarsız kalmamaları ve desteklerini sürdürme çağrısı yaptı. Hastanelerin ve diğer kamu yapıların yeniden inşasına dair uluslararası yardım çağrısı yaptı. Bu yürüyüş, Filistin davasına olan bağlılığın ve umudun bir simgesidir.
Yürüyüş, Filistin'de hayatını kaybedenler için yapılan dua ile sona erdi.